Her Nerede Yaşıyor ve Yaşatılıyorsan!

Merhaba.

Hatırlar mısın, yıllar önce yoksul bir mahallede yaşayan genç bir kadının hayatına tanıklık ediyorduk ekranlardan. Ailesiyle, erkeklerle, yoksullukla ve ülke gündemiyle derdi vardı Sıdıka’nın. Derdini “benim olan günlüğüm” diye hitap ettiği günlüğünün sayfaları aracılığıyla bizlerle buluşturuyordu.

Belki televizyonda yayınlandığı dönemi yakalayamayanlar da vardır, benim gibi. Fakat Sıdıka ve biricik günlüğü kadınların hafızasında öyle bir yere sahip oldu ki, izleyenler izlemeyenlere adeta fısıltı gazetesiyle aktardı ve günlüğün kerameti yayılmaya devam etti.

Feminist Çerçeve ile ilgili konuşurken, çerçevemiz ve Sıdıka’nın hayata baktığı penceresi arasında bir bağ kurma fikri gelişti. Feminist Çerçeve’de hayatın, yaşamlarımızla ilgili olan her şeyin feminist yorumunu yapıyoruz; tıpkı Sıdıka gibi. Sıdıka’nın ailesi tarafından sıkıştırıldığı evinden, dünyaya açılan penceresine baktığı gibi. Penceresinden gördüklerini yorumladığı, dertleştiği, içini döktüğü günlüğü gibi.

Sıdıka günlüğüne şöyle yazmıştı; “her nerde yaşanıyor ve yaşatılıyorsan”. Bu davetten esinlenerek kurguladığımız Sıdıka Su köşemizde, günlük hepimizin günlüğü; elden ele dolaştırıyoruz. Penceresinden dünyaya açılan her kadın isterse bir günlük sayfası süresince Sıdıka Su olabilir.

Sıdıka Su’nun günlüğü Feminist Çerçeve’de sizlerin de yazılarıyla yaşamayı ve yaşatılmayı bekliyor.


Feminist Çerçeve sitesinden daha fazla şey keşfedin

Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.

Yorum bırakın